Yandaş Sordu Meczup Konuştu

Tuncay Güney'in, önceki gece TRT 2'de Büyüteç programında çok sayıda kişi hakkında iddialarda bulunması, Meclis'te tepkiye neden oldu.



CHP, konuyu yargıya taşımaya hazırlandığını açıkladı. CHP ve MHP'liler, TRT'nin AKP'nin özel kanalına dönüştürüldüğünü savunurken, AKP'liler yayıncılık açısından sakınca görmediler. Siyasilerin görüşleri şöyle:

Mehmet Sevigen (CHP Genel Sekreter Yardımcısı): "TRT, devletin televizyonu olmaktan çıkmış, tarafsızlığını yitirmiş, bir tarikatın emrine girmiştir. Karşı olanlara, devletin kurumlarını kullanarak baskı yapıyorlar. Genel müdür istifa etmelidir."

Atilla Kart (CHP Konya Milletvekili): "Tuncay Güney gibi artık klinik vaka haline gelen bir kimliğin TRT'de özel bir sunuşla ağırlanması utanç verici. Güney sayesinde Ergenekon soruşturmasının geldiği çıkmazı görüyoruz. Devlet içindeki gerçek çetelerin ortaya çıkarılması engelleniyor. Hükümet eliyle kamufle ve karartma yapılıyor."

TRT'ye karşı dava açacağız

Mustafa Özyürek (CHP Genel Saymanı): "AKP yandaşı bir gazeteci, CHP ile ilgili soru soruyor ve meczup cevap veriyor. CHP'ye ağır suçlamalar yapılıyor. Avukatlar konuyu inceliyor. CHP olarak TRT aleyhine dava açacağız."

Mehmet Şandır (MHP Grup Başkanvekili): "Yargının ve polisin bile tam çözemediği bir vakayla karşı karşıyayız. Devlet sırrı örtüsünün kalkmasının bir kazanım olduğu aldatmacasına kanmamak lazım. Toplumun kafasını karıştırmayı amaçlayan ve bunu başaran bir olay."

AKP'den TRT'ye destek

Burhan Kuzu (AKP, TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı): "Güney'in TRT'ye çıkmasında yasal engel yok. Yayıncılık bakımından sakınca görümüyorum. Söylediklerini yüzde 100 doğru kabul etmek mümkün değil. Ama buna mahkeme karar verecek. TRT son dönemlerde değişik görüşlere de söz veriyor."

Bekir Bozdağ (AKP Grup Başkanvekili): "TRT'nin özel bir televizyon gibi çalışmasından neden rahatsız oluyorlar. Türkiye demokratik bir ülke mi yoksa faşist, komünist bir ülke mi? Muhalefetin beyanları, Türkiye'nin komünist bir ülke olduğunu sanarak yapılan beyanlardır."

Hayati Yazıcı (Başbakan Yardımcısı): "İçeriğine girmiyorum. 2001'den bu yana 8 yıl geçmiş. 2001 yılında bu ifadeyi alanlar savcılığa mı intikal ettirdi, savcılık dava mı açtırdı? Açsaydı yürürdü. Takipsizlik kararı mı verdi, niye verdi, nasıl verdi? Merakım bu. Bunların da cevabını bulacağız".